Bu Blogda Ara

5 Aralık 2012 Çarşamba

Sonunu bildiğim hayat oyunlarına tutanak yazdım yine..

Sonunu bildiğim hayat oyunlarına tutanak yazdım yine….
Payıma düşen ihanetleri aklamakyazgımı teselli etmek düştü yine bana..
Ben gittimben çizdim isminin üstünü….
Yalnızlık durağının istasyon şefikalbime
Ben verdim emiriben istedim sonu görmeyi…
Bitecek bir şeydi biliyorduk
Korkuyorduk biçilmiş sonları giyinmeyi
Umursamıyordukmutluyduk….
Güçlüydüksözüm ona cesurduk her ikimizde…
N e çok sözler veriyordukgideceğimizi hesaba katmadan günün birinde…
Yalanlar söylüyordukpembe yalanlar….
Düşler kuruyordukgelecek adına…
Kucağımıza alacaktık kızımızı dört yıl sonra ….
Sen öyle çok kaptırmıştın ki kendini….
İnanıyordun anlattığın masallarabenim gibi…
Bir gün –gideceksin—dedim
--Aslagidecek biri varsa o ben değil sen olacaksın—dedin
diğerleri gibi…..
Her güzel şey bitmeye mahkumdu aslında
Kavuşamayacaktıkyazdığımız mutlu masalda….
Gerçek günün birinde dikilince karşımıza
Sert bir yumrukladağıldık…
Anladık ki
Bitmeye Mahkum bir aşkın can damarının kesilme vakti…
Sen suçu bana yıkmayakendini haklı çıkarmaya çalıştıkça…
Anladım ki
Hayatımda ki tüm hikayelerin sonu aynı bitiyor




Biten bir aşkın can damarını kestim ben...
Sense susarak uğurladın beni senden...



alıntı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder